Salı, Ağustos 25, 2009

hİş başvurabilirmiydim?

meraba,
bir mektup yazmaya başlıyorum, o yüzden okumak zorunda kalanların, okudukları şeyin bir mektup olduğunu bilmelerinin önemli var kenarını yakmasakta, DüN telsiz kullanmaya başlamış ondan önceki günde mendil düşüren bi geçmişimiz olduğu için 'b' ile yazılan 'mektub'u biliriz.
nyse, bi süredir. kimsenin beni işe almadığını söyleyerek yaptığım tatilden (millipiyango kuşlarının malum reklmadaki repliğiyle) dönmek zorundayım. çünkü tatil çok sıkıcı bişey ve ben ÇALIŞMAYI severim nokta. bu yüzden sağıma soluma burun kıvırıp ajans beğenemezken, işçi başvurularında,
a. Zeki olmak.
b. Yaptığı işin felsefesi üzerinde en az 2 saat 45 dakika konuşabilmek.
c. Radarlarının açık olması, dijital dünyada olup bitenden haberdar olmak yani.
d. İşe yeni boyut ekleyebilmek, bizi şaşırtabilmek.
e. Komik olmak.
gibi şeyşer aradığınızı söyleyen şeyler okuduğumda;
ilkin zeki diilim diyim dedim. zekiydim ama o zamanlar çocuktum ve DüN kendimi yarı boyumdaki delikanlının başını okşarken bulduğumdan beridir, anlıyorumki o yaştaki herkesin sfatı zeki.
radarlarım açıktır. bunu rahatlıkla söyleyebilirim ama zorlukla söylemeyi tercih edicem. DüN farkettim ki gün içinde en çok multimedia anlarımdan keyif alıyorum. bi elimi sabun koluna koymadan musluğa su verdirmiyo diğeri, yada elektrik süpürgesini ileri geri sürerken bide bezle toz alıyorum (salonun orta yerinde bile en azından süpürgeyi silecek kadar üstelik) bütün yemekleri karıştırarak yememi manasız buldukları için çevremde insan varken salata yemek zorundayım yanlızca; sırf program setuplarında yada web beklemelerinde zamanım boşa geçmesin diye aldım bu klavyeyi inanın, yoksa piyanosu olan bi klavye alıcak kadar hayatımda diil muzik; giyerken düştüğümden beridir tek tek sokuyorum ayakkabılarıma ama pantolonumda hala ısrarrcıyım ayaklarım için... ve hep bi işler güçler yaparken olup biteni duyarım, en yoğun olduğum anları, en konsantre çalıştığım zamanları böyle dikkatimi dağıtan şeylerle süslemeye çabalayan kariyerim var. Farkındayım, demek ağır geldiğinden midir bilmiyorum beni tanıyan herkes fazlasıyla bilsin isterim ki 'Sami farkındadır'. DüN kimseye söylememekten mutluluk duyduğum bu sözcüğü yazmak eğlenceliydi!.
Şaşırtma konusunda ketum olablirim. ama bu sizinle alakalı diil inanın bi suçunuz yok. artık kimse şaşırmıyoki. yada şöyle söyliyim, artık şaşırtmak marifet diilki. yada yarın olmycak, tam geçişteyiz boğaza kopru yapıldı beridir bu böyle. Son 40 yıl dünya için sıradan inannılmazlıklarla doldu. ARTık zihinlerdeki veri tabanlarının A durumu, B durumu, C d e f g.. sütunlarınınn hiçbirine uymayan, onları gerçekten şaşırtan olayları durumları koydukları bir sütunları var insanların. artık yeni bişey diil yeni bişeyler. zaten o yüzden markalar geri çekiyo kurumsal kimliklerini, zaten herkes ulaşılabilir olduğu için aranan paha lı.
komik diilim, yani fiziksel olarak komik bi bedenim olabilir ama zihinsel olarak sizi güldüremiyeceğimi düşünüyorum.. baştada dedim ya zeki diilim,,,,, heralde zeki olmadığım içindir, güldürmek yerine gülümsetmenin daha etken bi rolü oldu gelişimimmde.
tüm bunların dışında esas bunca laf etmeme sebep olan maddeye gelirsek, 2 saat 45 dakika'yı çok bi süre olarakmı az bi süre olarakmı söylediğinizi anlayamadığım için iş başvurusu yapmak yerine iş başvurusu yapablirmiyim diye sormayı uygun buldum. nitekim günlerce konuşup aylarca anlatabiliyo olmaktan zevk alan biri olarak (sadece ben diil muhattaplarımda) önce 2 saat sora 45 dakika sora 10... böyle azalan bir sıralamada yerim olup oolmadığından kuşkulandım doğrusu : )
saygılarımla

TOP